Mimar Cuma Güzey, dededen gelen mimari tasarım anlayışıyla çocukluktan itibaren ismini belirlediği ‘Ütopya’ villalarının çalışmalarına başladı.
Eminönü Yeni Camii, Tarihi Mahmutpaşa Hamamı gibi önemli yapıların ahşap restorasyonları yapan baba ve dedenin kanatlarında başladığı yolculuğuna emin adımlarla devam ediyor. Güzey, çocukluğunda dedesinin ve babasının çalışmalarını izlerken ütopya kelimesiyle tanıştı.
Ütopya üzerine ona hikaye anlatan ismini hatırlamadığı dedesinin arkadaşı ona yeni ufuklar açtı.
Ütopya Vilları
Ütopya Benim İçin Sadece Villa Değil Çocukluk Hayalim
Babasının ve dedesinin izinden giden Güzey, dinlediği hikayenin etkisiyle çocukluktan itibaren müstakil özellikli ‘Ütopya’ ismini koyacağı ev tasarlama hayaliyle büyüdü. Büyük projelere imza atsada hep aklında Ütopya müstakil ev projesi vardı. Teknolojininde gelişmesiyle beraber akıllı ev sistemlerinin özelliklerinden faydalanan Güzey, Ütopya villaları projesine başladı.
Güzey, çocukluktan itibaren hep o hikayenin etkisinde kaldığını belirterek şunları söyledi: “Çocuklukluğumda beri hep dedemi ve babamı izledim. Hayalim mimar olmaktan önce çocuk aklımla ütopya adında bir müstakil ev tasarlamaktı. Zaman geçti Mimar oldum. Teknoloji ve kabiliyetlerim gelişti. Dedemin ve babamın bir sarraf titizliğinde işlediği ahşap yapıları izlerken hep hayallere karışırdım. Aklımda hep o hayalini kurduğum ‘Ütopya’ ev vardı. Şimdi zamanı geldi. Peki ne farkı var ? Diye belki bizi duyanlar soracak. En büyük fark, sıradan bir villa çalışması değil. Çocukluktan olgunluğa gelene kadar ilmek ilmek işlediğim bir hayali gerçekleştirmenin hevesi ve inceliği var.
